Uzman uyardı: Akıllı telefonlar dil gelişimini yavaşlatıyor

Çocuklarda Konuşma Gecikmesi ve Önemi

Çocukların dil ve konuşma gelişimi, bilişsel, sosyal ve duygusal yetenekleriyle doğrudan bağlantılı olup, yaşamlarının en kritik aşamalarından biridir. Ancak bazı çocuklar, yaşlarından beklenen konuşma becerilerini zamanında kazanamayabilir. Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi Gelişimsel Pediatrist Uzm. Dr. Reyhan Tamer, konuşma gecikmeleri ve erken müdahalenin önemi hakkında önemli bilgiler paylaştı.

Ebeveynlerin dikkat etmesi gereken bazı belirtileri anlatan Dr. Tamer, “Eğer bir çocuk bir yaşına geldiğinde ismini tanımıyorsa veya bir buçuk yaşında hala kelime kullanmıyorsa, mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır” dedi.

Konuşma gelişiminin bilişsel süreçlerle yakından ilişkili olduğunu belirten Dr. Tamer, gecikmelerin erken tedavisinin önemini vurguladı. Ayrıca, çocuğun kelime sayısı yeterli gibi görünse de dikkati kolayca dağılıyorsa, bunun altında yatan nedenin çevresel uyaran eksikliği olabileceğini ekledi.

EKRAN BAĞIMLILIĞI KONUŞMA GECİKMESİNE YOL AÇABİLİR

Dr. Tamer’e göre konuşma gecikmesinin en yaygın nedenlerinden biri, akıllı telefon ve televizyon gibi ekranlardır. Bu cihazların sunduğu tek yönlü ve pasif uyarım, çocuğun ihtiyaç duyduğu karşılıklı sosyal etkileşimi sağlamaz. Dr. Tamer, “Ekranlar, çocukların sosyal etkileşim fırsatlarını kısıtlayarak dil gelişimlerini olumsuz etkiliyor” diyerek ebeveynleri uyardı.

KONUŞMA GECİKMESİ BEYİN GELİŞİMİNİ ETKİLER

Konuşma gecikmesinin etkilerinin sadece dil becerileriyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda beyin gelişimini de olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Dr. Tamer, “Yaşamın ilk üç yılı, beyin gelişiminin en hızlı olduğu kritik bir dönemdir. Bu süreçteki konuşma gecikmesi, çocuğun bilişsel ve sosyal gelişimini sekteye uğratabilir” dedi. Ancak, erken teşhis ve doğru müdahalelerle bu aksaklıkların aşılabileceğini de dile getirdi.

EKRAN SÜRESİ KISITLANMALI

Dr. Tamer, çocuğun konuşmasında bir gecikme fark edildiğinde, ‘bir-iki hafta daha bekleyelim’ demek yerine vakit kaybetmeden bir uzmana danışmanın önemini dile getirdi. Dr. Tamer, “Erken teşhis, sadece dil sorunlarını çözmekle kalmaz, aynı zamanda gelecekte ortaya çıkabilecek psikolojik ve sosyal zorlukları da önleyebilir” diye konuştu.

Bazen çocukların zamanında konuşsa bile artikülasyon (sesletim) sorunları yaşayabileceğine dikkat çeken Dr. Tamer, bu gibi durumlarda dil ve konuşma terapistleri veya çocuk nörologlarından destek almanın gerektiğini söyledi. Ebeveynlere, çocuklarının ekran süresini kısıtlamalarını; bunun yerine onlarla bol bol sohbet etmelerini, oyun oynamalarını ve kitap okumalarını öneren Dr. Tamer, “Dil gelişimini yakından izlemek ve şüphe durumunda profesyonel yardım almak en doğru yaklaşımdır” ifadelerini kullandı.

Related Posts

Sadece 30 gün şekersiz yaşayın… Vücudunuzda neler değiştiğine inanamayacaksınız

Günlük hayatın görünmez bağımlılığı olan şeker, yalnızca damak tadımızı değil, bedenimizin işleyişini de etkiliyor. Sadece 30 gün boyunca ilave şekeri kesmek zihinsel berraklıktan karaciğer sağlığına, cilt gençliğinden bağışıklık sistemine kadar vücutta adeta sessiz bir devrim başlatıyor.

Uzmanı uyarıyor: Soğuk suya aniden girmek kalp krizini tetikleyebilir!

Uzmanı uyarıyor: Soğuk suya aniden girmek kalp krizini tetikleyebilir!

Günümüzde Arkadaşlıklar Çıkar Üzerinden Kuruluyor!

Uzmanlar, günümüzde arkadaşlıkların çıkar ilişkileri üzerinden kurulduğunu belirterek, yoldaşlık geleneğinin de sürdüğünü ifade etti. 

Kalp hastalıklarına karşı nasıl korunuruz? Uzmandan hayati tavsiyeler

Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adem İlkay Diken, atardamarı sağlıklı olan insanların 90’lı yaşlarda bile efor kısıtlaması olmadan yaşadığını ancak atardamarlarına iyi bakmayanların 30’lu yaşlarda bypass olduğunu vurgulayarak, “Atardamarlarınız ne kadar iyi ise biyolojik yaşınız da o kadar iyi olacaktır” dedi.

4 ayda 15 kiloyu meyveyle verdi! ‘Dışarı çıkarken çantama mutlaka atarım’

TÜİK verilerine göre gençlerde obezite oranı son altı yılda yüzde 30’a yakın artış gösterdi. Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, gençlerin hem fiziksel hem de psikolojik sağlıkları için meyve tüketiminin stratejik önemde olduğunu belirtti.

Türkiye’de her 7-10 çiftten biri kısırlıkta: ‘Erkek’ faktörü görmezden geliniyor

Türkiye’de yaklaşık 2 milyon çiftin çocuk sahibi olamadığını ifade eden Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Akif Diri, kısırlığın genellikle sadece kadınlara atfedildiğini ve bu nedenle erkek kaynaklı kısırlığın toplumda yeterince dikkate alınmadığını belirtti. Ayrıca, yaygın ve basit bazı alışkanlıkların sperm kalitesini olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti. Erken teşhis ve tedavi sayesinde, kısırlık riski taşıyan çiftlerin çocuk sahibi olma şansının artabileceğini vurguladı.